Acımasız Sözler
Acıtmasın seni hiçbir söz, ben söylemediğim sürece.
Acıtacaksa içini söyletme beni.
Ağlama sakın değersizlere. Değer verdiklerin seni
ağlatıyorsa da boş ver hiç değer verme.
Amaçsız sevinçler, üzüntüler, insanlar gerçekten
anlamsızlıklar içinde yok oluyor.
Anladım ki; benim içimi cız ettiren, ona vız geliyor.
Artık kendi kendime anlatabileceğim, acımasızca bir masalım
var, adı sen oldun.
Aşk, tam teslimiyet ister, kendini aşkın kollarına ya
bırakırsın yada bırakmazsın. Bir yanım dışarıda kalsın dediğin noktada aşkı
boğarsın, yok edersin o güzelim duyguyu. Bu yüzden hep cesurların işidir aşk.
Bana hayat nedir diye sorma, ben hayat deryasında
yüzenlerdenim. Sen kimsin diye sorma, ben hayata boş vermişlerdenim.
Bedenin yükünü ayaklar taşır, ruhun yükünü ise yürekler.
Benim kalbimi kırmak suya yazı yazmak kadar, gönlümü almak
ise güneşe dokunmak kadar zordur. Sen suya yazı yazmayı başardın, şimdi güneşin
batmasını bekle.
Bir bavul dolusu cümle var defterimde. Yara bandı tutmayacak
kadar derin tümcelerim! Sen yollarına 29 harfle acı döşeyen birine, yara değil
de yar diyebilir misin!
Bir gün sen de beni ararsın. Bir hasret seni yakar, deli bir
özlem sarar ağlarsın. Geri dönmek istersin, eski bir şarkı yakar birden,
gözlerin dolar ağlarsın elimde değil unutmak seni, kaçsam da kovalar anılar
beni. Boş hayallere sarılır gibi kolay mı unutmak bir anda seni.
Biz kimleriz diye sorma, biz hayata boş vermişlerdeniz. Bize
hayat nedir diye sorma, biz hayat deryasında yüzenlerdeniz.
Bizi arama lüks meyhanelerde, biz dost şarabı içenlerdeniz.
Bize dost, arkadaş nedir diye sorma, biz onlar için ölüme gidenlerdeniz.
Bu masalar boş kalmaz gidenin yeri dolar. Bu vazolara bir
şey olmaz yalnız çiçekler solar.
Çok dengesizsin dedi. Sol tarafıma çok yüklendin, ondandır dedim!
Demek ki ayrılığa hüküm giymiş bu yürek; o zaman ölmek için
ölesiye yaşamak gerek.
Deniz ya kudurmalı ya durulmalı, hançer ya sonuna kadar
saplanmalı ya kınında durmalı.
Divaneyim aşkından, sokaklar evim olmuş. Adam gibi sever,
bana bir adım gelene ben on adım giderim. Dinle sosyete gülü dinle, zannedersin
ki aşıklar ağlamaz.
Dünya kadar derdim olsun senin gibi yarim olsun. kavuşmaya
zaman yoksa öbür dünya bizim olsun para şöhret elin olsun.
Eğer bir gün ağlaman gerekirse başını dik tut ki, gözyaşların
seni ağlatan kişi kadar alçalmasın.
Eski dostumdan sevgili yapabilirim ama eski sevgilimden dost
yapmaya çalışmak; 1 metrelik kumaştan entari yapmaya benzer. Giy giyebilirsen!
Evet! Belki umudum kalmadı geleceğimden; ama asla pişman
değilim, geçmişimden!
Fazla değer vermeyeceksin karşındakine, güvenip ihanet
ettiğinde haline üzülüp ağlama diye.
Garip değil mi yüzüne gülecek kadar dost sandığın kişiler,
aslında arkandan vuracak kadar yüzsüzler!
Gerekirse kumar da kazanır, aşkı satın alırız!
Gönül kimsesiz yapamaz sevebileceği bir dost arar. Taşın
kalbi yoktur ama onu bile yosun sarar
Gözlerim karanlığının ışığı, hayallerim ise çocukların
masumluğudur. Ben sevdiğimi bir anlık zevk uğruna değil, bir ömür aynı yastığa
baş koymak için severim.
Hayatın en acımasız şartlarında bile yüzümüzden tebessümü
eksiltmedik biz insanları insan olduğu için sevdik.
Hayatta hiç kimse için ağlamaya değmez, ağlamaya değenler
zaten ağlatmaz
Her şeyden biraz kalır diyor birileri. Kavanozda biraz
kahve, kutuda biraz ekmek, insanda biraz acı!
İlkokulda silgiyi kaybetmemek için boynunuza taktığınız
gibi, şimdi de adamlığınızı takıp gezin, sonra kaybediyorsunuz.
İnsanın diğer yüzünü görünce, ilkini hatırlamam.
Kaç parçasını daha şehit vereceğim ruhumun, sevgin uğruna
sevgili!
Kader deyip çekip gittin. Sen suçlu değilsin de, kader mi
suçlu ey zalim.
Kaldırabileceğimden çok daha fazla acıyı bana bırakıp
gittin.
Karanlıkların prensi olmuşum, alacakaranlık kuşağında. Bende
sabah olmaz, Bende güneş doğmaz, Ben isyankarım, asla safsata ile işim olmaz.
Kendi içimin patronuyum şimdilerde, yüreğime seni kazıyan
köleler çalıştırıyorum içimde!
Kendime yakışanı severim ben. Herkese yapışanı değil.
Kırılan kalbimin parçalarını toplaya bilirim yine. Sırf
senin için, ayaklarına batmasın diye!
Madem ayrılığa hüküm giymiş bu yürek ; O zaman ölmek için
yaşamak gerek.
Madem ki gidiyorsun biraz olsun yardım et. Gitme demiyorum
ama en azından unutmayı öğret bana.
Ne kadar değişirsen değiş, nerede mutlu olduysan hep oraya
çevirirsin kafanı.
Nefes benim ise yüreğim senin olsun. Ben zehir içeyim su
senin olsun.
Para, şöhret uğruna terk edilen sevgililerden olmam asla.
Beni paraya satacak kız doğamaz anasından asla.
Sen ‘peki’ dedikten sonra cevap vermeyen erkek niye yaşar
ki? Tamamen oksijen israfı!
Senden beni sevmeni beklemiyorum. Benden bekliyorum seni
artık sevmemeyi.
Senin peşinden koşarken hep itildim, kakıldım, hor görüldüm
senin tarafından. Sadece ben seni sevdiğim için senin eserinim.
Senin yüzünden tek tesellim kadehler başka bir şey istemem,
sarhoş etsin yeter ki rakı şarap fark etmem.
Seninle her yer cennet diyen sevgilim, şimdi hangi
cehennemdesin!
Sensiz geçen yüzyıl değil, seninle geçen bir gün, bir an
benim olsun yeter.
Serseri bi kayboldu mu onu kimse bulamaz, şimdi anlıyorsun
ya, şehirlerin asi kızı hiç kimse serseri gibi sevipte aşık olamaz
Serseriyim sokaklar evim, serseriyim adam gibi severim, bana
bir adım gelene ben on adım giderim. Dinle cici kız dinle zannedersin ki
serseri ağlamaz.
Sevgime ihanet eden sevgiliyi kurşuna dizerken titrerse
elim, o titreyen ellerimi kesmezsem namerdim.
Sevgini sunarsın insanlara, nefretleriyle uzaklaştırırlar
ellerini. İlk önce acımasızca kalbini kırarlar sonra hayallerini.
Sigarayı bırakmak için tütüne ‘son’ bulmuşlar. Seni bırakmak
için hayata ‘son’ mu sevgilim?
Sustum! Suskunluğum, susturana armağan olsun. Ağladım!
Gözyaşlarım ağlatana haram olsun.
Şimdi benim son diye bitirdiğime, kim bilir kimler ilk
olarak başlayacak.
Tatlı dilin benim olsun. Sensiz geçen yüzyıl değil, seninle
geçen bir gün benim olsun aşkım.
Tek tesellim kadehler başka bir şey istemez sarhoş etsin
yeter ki rakı şarap fark etmez.
Terk edilirken görüşürüz kelimesi kadar, acıtan bir şey
yoktur hayatta. Öldürdüğü yetmezmiş gibi, bir de umut verir!
Unutma gün gelir devran döner ararsın da bulamazsın beni ve
aynı aşkı başkasında.
Utanmasalar, kursağımızda bıraktıkları hevesi bile dönüp
geri isteyecek insanlar var.
Yalnız kalmak istiyordun tüm gece boyunca. Şimdi yalnızsın
bak, ben ise gecenin koynunda.
Yalnızlık ıssız odalarda ruhunu sarar. Gönül kimsesiz
yapamaz sevebileceği bir dost arar. Taşın kalbi yoktur ama onu bile yosun
sarar.
Yanlış insana misafir olduysan; kalmayı değil, kalkmayı
bileceksin!